CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Şanlıurfa‘da partisinin düzenlediği ‘Güneydoğu Anadolu Mahallî İdareler Bölge Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “Karnını doyurmakta zorlanan Urfalı kardeşim bir de Suriyelilerin karnını doyuruyor. İktidar olsaydım bunların hepsini ülkelerine gönderecektim” dedi.
CHP başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Şanlıurfa‘da düzenlenen ‘Güneydoğu Anadolu Mahallî İdareler Bölge Toplantısı’na katıldı. Burada davul- zurnayla karşılanan Kılıçdaroğlu, uzun araç konvoyuyla toplantının yapıldığı otele geçti. Toplantının yapıldığı salonda akreditasyon yapamayan kimi partililer salona alınmayınca gerginlik yaşandı. Bu duruma reaksiyon gösteren teşkilat mensupları toplantı salonunu terk etti.
Toplantıda konuşan Kemal Kılıçdaroğlu, Şanlıurfa‘nın tarihi açıdan görkemli bir kent olduğunu söz ederek kentteki eğitim ve mevsimlik çalışanlar konusuna değindi. Kılıçdaroğlu, “Eğitim tam bir felaket. 60-70 kişilik sınıflarda bir öğretmen öğrenciyle nasıl alaka kuracak? Derslik için de kelam veriyoruz. Büyükşehir belediye başkanlığını bize vereceksiniz, 5 bin derslik kuracağız. Şayet Şanlıurfalı kardeşim çocuğunun uygun bir eğitim almasını istiyorsa, en az 100 kreşin Urfa’da olmasını istiyorsa CHP’nin adayına oy verecek, bir arada takip edeceğiz. Adaletin ne olduğunu, faziletin, faziletin ne olduğunu bilmesi gereken bir kentteyiz. Siyasette ahlakı burada anlatacağız. Şanlıurfa yalnızca bizim açımızdan değil, yalnızca Türkiye açısından da değil, dünyanın kültürel açısından da çok değerli bir kenttir. Bugün 12 bin yıl öncesini de Şanlıurfa belirledi. Hasebiyle bu kentin dünya tarihinde de bedelli bir yeri vardır. Mustafa Kemal Atatürk’ün ismi birinci kere bu topraklarda bir caddeye isim olarak verilmiştir. Bu kent, turizmin başşehri bir kent üzere olması gerek ancak o denli değil. Zati o denli olması için biz burada toplandık. Böylesine değerli bir kenti sıkıntılarla boğuşturuyorlar. Genç nüfus açısından Şanlıurfa bir numara. Genç işsizlik açısından da tekrar bir numara. Bu soruyu ben soruyorum. Her kentin hem tarihini, hem bugününü, hem geleceğini inşa ediyoruz. Etmek de zorundayız. Mevsimlik tarım çalışanları. On binlerce Şanlıurfalı Anadolu coğrafyasına bağlıdır. Fındığını, fıstığını, pamuğunu toplamak için Şanlıurfa’dan on binlerce aile kent kent geziyor. Benim burada mevsimlik tarım personelleri ile fotoğraflarım var, sanki bu mevsimlik personelleri kaç siyasetçi gördü. Nasıl oluyor da koskoca Türkiye Cumhuriyeti okuyamayan bu çocuklarımıza sahip çıkamıyor. O ailelerden hiçbirinin toplumsal teminatı, sigortası yok. Sahipsiz onlar. Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesidir” dedi.
‘TÜRKİYE’NİN ÇÖZÜLEMEYECEK SORUNU YOK’
Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin çözülemeyecek hiçbir sorunun olmadığını belirterek, “Kimimiz sade vatandaş, kimimiz milletvekili, kimimiz bir genel lider olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki; Türkiye’nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yoktur. Bütün meselelerin tahlilinde şayet etik pahaları temel alırsak vatandaştan toplanan her kuruşu tekrar vatandaşa verirsek, çözülemeyecek hiçbir sorun yoktur. Siyaset kurumu kirlilikten arındığı sürece Türkiye’de meseleler çok daha süratli biçimde çözülecektir. Siyaset kurumunun bugün Türkiye’de temel sorunu kirlilikten arınmamış olmasıdır. Siyaset zenginleşme aracı değildir. Siyaset halka hizmet etme aracıdır. Şayet siz siyaseti zenginleşme aracı olarak görürseniz ülkenin sıkıntıları çözülemez” diye konuştu.
‘KAYYUM UYGULAMASI TAM BİR FELAKETTİR’
Kemal Kılıçdaroğlu, kayyum uygulamasını eleştirerek, bunun tam bir felaket olduğunu lisana getirdi. Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“Eğer montaj görüntüler yapıyorsanız, ahlaki ve siyasi meşruiyetiniz tartışılır hale gelir. Milletin seçtiği belediye lideri yerine kayyum atarsanız, siyasi meşruiyete gölge düşürür. Bu millet niçin oy kullanıyor? Bunun ismi demokrasi olur mu? Bu tam bir felakettir. Ben Şanlıurfa’da elektriği parasız vereceğim dediğim vakit her yerden ses geldi. Elinden tutan mı var, yap dediler. Yaptık. Denizli ve Antalya’da örnekleri var. Binlerce dönüm taşlık arazi var. Dünyanın her ülkesinden 0 faizle kredi alabilirsin. Güneşe para mı veriyoruz arkadaşlar. Paneli kurup elektriği elde edeceksin. Çiftçiye parasız vereceksin. Ben bunu söyledim. Evvel itiraz ettiler. Artık her yere panel kuruyorlar. Benim Şanlıurfa’ya kelamım var. Evvel buradan sonra tüm Türkiye’ye bunu yayacağız.”
‘İKTİDAR OLSAYDIM SURİYELİLERİ GERİ GÖNDERECEKTİM’
Suriyelileri ülkelerine geri göndereceğini söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“Karnını doyurmakta zorlanan Urfalı kardeşim bir de Suriyelilerin karnını doyuruyor. İktidar olsaydım bunların hepsini ülkelerine gönderecektim. Biz ısrar edince, vatandaşlar da bu türlü bir talepte bulununca mültecilerin istekli geri dönüşü için proje hazırlıyoruz dediler. İstekli geri gönderecekler. Bu devleti yöneten kişi ABD’ye gittikten sonra, ülkemizdeki ana muhalefet partisi seçimi kazanırsa mültecileri geri göndereceğiz diye tehdit etti halinde açıklama yaptı. Kendi ülkesinin ana muhalefet partisini öbür ülkenin siyasetçilerine şikayet ediyor. Şuna bakar mısınız? Evet, göndereceğiz. İnsani şartlarda göndereceğiz. Sen getirdin, biz göndereceğiz. Bu milletin başına bela ettin bu insanları. Ben o insanlara da üzülüyorum. Onlar da huzur içerisinde yaşamak istiyorlar. Senin ne işin vardı Orta Doğu bataklığında?”
